İçeriğe geç

Mesane Kanseri & Tedavisi

Üriner İnkontinans olarak adlandırılan idrar kaçırma istemsiz ve kontrol edilemeyecek seviyede bir idrar tutamama durumu olarak bilinir.

Erkeklerde en çok görülen 7. kanser türüdür. Cinsiyetten ayrı olarak bakıldığında ise 11. sırada yer alır. Mesane kanseri erkeklerde kadınlara oranla daha çok görülür; ancak kadınlarda daha agresif bir yapıda izlenir. Bu hastalığın görülme sıklığı yaş ilerlemesi ile doğru orantılı olarak artar. Yine de bu durum daha erken yaşta görülmeyeceği anlamına gelmez. Her yaşta görülebilir. Sıkı takip gerektiren bir hastalık olarak bilinir ve semptomların %75’lik bir kısmı erken evrede tespit edilebilmektedir. Tedavi ile birlikte tekrarlama olasılığı bulunan mesane kanseri üzerinde dikkatle durulması gereken bir hastalıktır.

Tanı yöntemleri hangileridir

Sistoskopi: Optik bir cihazla birlikte idrar kanallarından (üretra) girilerek mesanenin içinin görüntülenmesidir. Bu işlemde fleksibl cihazlar kullanıldığında lokal anestezi de uygulanabilir.

Biyopsi: Belirsiz durumlarda sistoskopi sırasında mesane içinden biyopsi alınarak patolojik inceleme için laboratuvara örnek gönderilebilir. Bu işlem bazen tanısal olarak, aynı zamanda tedavi amaçlı olarak “TUR (transüretral rezeksiyon)” şeklinde yapılabilmektedir.

İdrar Sitolojisi: Hastadan alınan idrar örneğinin kanserli hücrelerin varlığı açısından mikroskop altında incelenmesi işlemidir.

Görüntüleme Yöntemleri

Tanı koyulmadan önce ve sonrasında evreleme amacı ile radyolojik görüntüleme yöntemleri olan CT, MRI, PET/CT vb işlemler yapılır.

Tedavi Yöntemleri Nelerdir

Yalnızca mesane epiteline yerleşmiş, kas tabakasının tutulmadığı erken evrelerde tümörlü dokunun kapalı bir biçimde çıkartıldığı TUR ameliyatı genellikle yeterli bir tedavi olur. Bu tür hastalarda mesane içerisine vücudun bağışıklık anlamında yanıtını yükselterek tümör dokusunda tahribata yol açan BCG ve kemoterapi tedavisi de uygulanabilir. Kemoterapi ilaçları tümörlerin tekrarlama riskini azaltır. Buna rağmen nüksedebilme ihtimali olan bu tümörlere karşı düzenli olarak sistoskopi ve görüntüleme yöntemleri yardımıyla hastalar takip edilmelidir.

Mesanede yer alan kas tabakasını tutmuş tümörlerin tedavisi için (Evre 2) altın standart yaklaşım mesanenin tamamının çıkartıldığı “Radikal Sistektomi” ameliyatıdır. Bu ameliyat sırasında mesane çıkartıldıktan sonra farklı yöntemler aracılığı ile hastanın ince barsakları kullanılarak yeni ve yapay bir mesane veya idrar yollarının karına ağızlaştırılması işlemi (ileal kondüit) yapılabilir. Radikal Sistektomi ameliyatı klasik bir biçimde açık yöntemle yapılmakla birlikte gelişen laparoskopik ya da robotik cerrahi ile de yapılabilir.

Mesanenin seroza adı verilen dış tabakasının tümör tarafından tutulduğu (Evre 3) veya başka organlar içerisinde kanserin yayılmasının belirlendiği durumlarda (Evre 4) ise öncelikli olarak Sistemik Kemoterapi uygulanabilir. Bu uygulamadan alınacak yanıta göre Cerrahi (Radikal Sistektomi) veya Radyoterapi alternatifleri uygulanabilir.

Mesane kanserindeki risk faktörleri nelerdir

En önemli risk faktörlerinden biri olarak sigara ve diğer tütün ürünleri söylenebilir. Erkeklerde rastlanan kanserlerin %55 ila %60 kadarının, kadınlarda ise %20 ila %30 kadarının direkt olarak sigara kullanımı ile illişkili olduğu bilinir.

Meslek grupları dikkate alındığında kimyasallara karşı (özellikle boya, deri, tekstil ve petrol ürünleri), kronik iritasyon (taş, enfeksiyon, sonda vb), bazı parazitler (şistozoma gibi) ve radyoterapiye maruz kalmak da diğer risk faktörlerinden gösterilebilir.


Mesane tümörünün belirtileri

Bu hastalığın en bilinen bulgusu idrarda kanama olarak ortaya çıkar. Genellikle ağrısızdır. Meydana gelen kanamayla bilrikte idrardan pıhtı da gelebilir. Bazen bu kanamalar idrarda belli olmayabilir, bu noktada idrar tahlili yaptırmak gerekir ve bu şekilde saptanabilir. Kanama dışında idrar yaparken ağrı ve yanma, idrar yapmada güçlük çekme, sık sık idrara çıkma gibi şikayetler ise hastalığın erken dönemde izlenebilen belirtilerindendir. Eğer hastalık ilerleme evresine geçtiyse organlarda metastaz ve dolayısıyla kilo kaybı, idrar ve dışkılama kontrolünün kaybedilmesi, öksürme, bilinç bulanıklığı, kemiklerde ağrı gibi belirtiler de meydana gelebilmektedir.

Opr. Dr. Ali Erhan Eren

Hakkımda.